21 Ocak 2010 Perşembe

Zeki Müren Paşanın ardından

Zeki paşa rahmete kavuşmadan önce yaklaşık 5 sene kendini duvarlara kapamıştı, tek kanal padişahı TRT denilen zombi kurumun işgüzarlığıyla, sahneye döndüğü bir gece, aşırı heyecandan dolayı kalbi durdu ve sonsuzluğa gömüldü.

Bir adam ne kadar büyük olabilir diye bir tez yazmaya kalkarsanız, en kısa yol olarak Zeki MÜREN'i öngörebilirsiniz. Şimdi bazıları itiraz edecek, Zeki MÜREN top'tu, kapa mezarını gitsin diyerek. Top'tu ama diğer toplar gibi zıplamazdı. Anlayana.

İstanbul Türkçesi denilen adaplı dili millileştiren, hitabı zenginleştiren ve atmosferi size solunabilir şekilde sunan bir hitabetçi idi Zeki MÜREN.

Bir şarkısını duymuştum geçmişten gelen, bir şarkı idi Zeki MÜREN.

Servetini Mehmetçik vakfına ve Çocuk esirgeme kurumuna paylaştırdı, bir nevi bu topraktan aldığını bu topraklara sundu.

Allah yaratırda, şu zamanlara gençliğiyle bir Zeki MÜREN doğsa, sanırım sanatçı dediğiniz çoğu karton yıkılırdı rüzgarından.

Çoğu magazin orrospusu, çoğu gişe milyoneri, çoğu duygu sömürücüsü, çoğu patron yandaşı sanatçı müsveddesi suya karışırdı. Dalgaları pisliği alır götürürdü Zeki MÜREN'in.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder