11 Ağustos 2009 Salı

EROTİK ROMANTİK HİKAYELER #6 SİYAHŞIN

Tatildeydim, kafamı derin yastıklara gömüp şehrin tornasından, kornasından ve zontasından uzakta, İsveçli turist Stafenberger modunda, adalarda, modalarda.



Birde aşka yeminliydim, tatilin en doğal olanını hücreme kazıma maksatlı.



Tatil köyünün kusurunu, güneşin bulutunu, denizin cilvesini bile okumamaya maksatlı.



Canavarlığın böyle bir kuluçka dönemi vardır, bazen pençeni, testereni ve usturanı gömersin. İstanbula dönüşte dişlerimi takacak ve çok canlar yakacak bir vücudun tesisi için.



Kendimi yakıyordum ki bir siyah gölgenin hışırtısı karıştı denizin ninnisine. Akşamki animasyonumuza davetlisiniz...



Nadasa girdik diye, insanlara nezaketten geri kalmak bizim yabanımızda yazmaz. Hayhay dedim karartıya, ses tonundan endamını şekillendirme gayretleriyle. Turizm öğrencisi, gözlüklü, sezonluk işçi, Türk, tıknaz, çoknaz bir kadıncık etiketi belirdi hayalime. Sağlama yapmak dersin, gözümü açtım ve karşımda adı bende saklı bir siyahşın duruyordu. Beklenmeyecek kadar samimiyetle,



"Sana dedim istakoz."



Çoğu seviye adamı bu hitaba yazıldığınca kaba bir mana yükler, ama bazen kimin söylediği ne söylendiğinin önüne geçer: Samimiye, şiiriye, candaniye veya bana göre aşka davet desibeli söyle bir bedenimi deldi. Kadını kadın yapan erkeklerin intibası değilmidir a dostlar...



Bu teatral duruşa bir yetenek sergisi gerekirdi. Diklendim, horozlandım, gözüne seyirdim gözümü:



"Anladık deniz memelisi"



Aslen biologmuş, romanlar okurmuş, favorisi gecenin karanlığı.



Gösterisini yaptı, tatil köyü animasında brodway edası, surdibinde anne karanina...



Kadınlar ne der bilirmisiniz, seni çoktan seçtim, gayrısı hikaye, masama oturdu, gecenin ayrıntısında

SEYTANTEPELİ DONG ÜSTAD'IN UYGULAMALI JUI-JUITSU DERSLERİ

Çekirgeler, hepiniz Fuji Yama tapınağına hoşgeldiniz. Karşınızda DONG üstad ve öğretisi.

Huyaaa çekirge!

Saol.

Otrun, duyduklarınızı bir seferliğine anlatacağım ve geldiğim gibi bir toz bulutuna binip, zirveye doğru çıkacağım.

Saol.

Önce temel prensiplere ve açıklanmalara göz atalım. Ben bu açıklamaları gözünüzde büyümek için değil, birşeyleri öğretmek için yapacağım.

Saol.

Jui juitsu sanatı kesinlikle bir savunma felsefesidir. Saldırı ve intikam veveya kötüniyet ile asla sulandırılamaz.

Hatta; rakibiniz size saldırsa bile onun gücüne denk uygulanmalıdır. Orantılı güç sanatıdır.

Saol.

Hava atmak için bu kursa gelenler varsa, kasımpaşadaki karete kurslarına veya etiler ELYSIUM'a gitsinler.

Yok, saol.

Size bu felsefenin bedeni ve ruhu gerçek gücüne inandırmak için bir vasıta olduğunu söylüyorum. Yani esas güç sensin, gücün efendisi sensin, gücü akıllı kullanmazsan altından kalkamayacak olanda sensin.

Saol.

Ben bu boyuta nasıl dahil oldum bilen varmı?

Yok, saol.

Sizler gibi mini çekirge iken, köyümde beni insafsızca pataklayan bir Yakuza vardı. Bütün işi gücü, köyü korumak altında sağı solu haraca kesmek olan, köy meydanında buda gibi oturan ama garip köylüleri korkutmuş bu yakuza, devamlı bize maceralarından bahseder, bizi küçümser, ve inanmayanları pataklardı. Gücünü kaba güçten alırdı, aslında anlattığı kahramanlıklarda patakladığı haydutlarım şeker kamışı olduğu biliniyordu. Ben tüm bu ezikliklerin etkisini ruhumda erittim, esas gücün kalpte olduğunu ve kaliteli-kalitesiz olarak ayrılmadığı sonucunu benimsedim. Ya kalitelisinizdir ya kalitesiz.

Birgün dağdan köye indim, bir torba pirinçle çıkmıştım, arttırdım ve bir avuç pirinçle indim. Yakuzanın bir günlük pirincini 11 yıl kullandım. Yakuza ise geçen zamanda iyice softalaşmış, bu seferde köylüleri buda olduğuna inandırmıştı.

Köy meydanında gölge dansı yapıyordum doğaçlama, yavaş yavaş saygı ve güven kazanmaya başlamıştım. Yakuza bunu bile çekemedi ve hakkımda dağdan kötü niyetle indiğim hakkında dedikodular yapmaya başladı. Beni çocukluğumdan tanıyordu zira, ama karşıma çıkmaya tedbirli yanaşıyordu. Sonunda en olmadık anda bir meydan okuma ile köyü ayağa kaldırmaya kalktı.

Dong kendi kendine gölge dansı yaparken ya çocuklarınızı ve sizi dövmeye kalkarsa (!)

Kendi kimliğini hafızasını zayıf zannettiği köylülere anımsatmak için bunu yapıyordu, çünkü köylülerden daha zekiydi.

Yakuza ile meydanda karşılaştık, daha selam verirken bile vurdu, kendi çizgisinin dışına taşıyordu, ve eldiveninde atnalı vardı. Nereden biliyorsunun demeyin, çocukluğumdan bu darbelerin tadı damağımda.

Orantıyı eşitlemek için kendimi karpuz kıran seviyesi şiddetine ayarladım, onun şiddeti ise duvar yıkan seviyesi, yani gücünün limiti olarak işaretliydi. Bu durumda kendimi sadece onun darbelerine karşı koyarak yorma ve tüketme şeklinde dövüştüm, daha doğrusu sadece dans ettim. O ise tükendiği anda bile sövdü-saydı, yerden kalkamaz hale geldi, yerden bile çifteler çıkarıyordu, havayı dövdü, kendini dövdü, dahası kendini övdü, ve ben uyuyorum diyerek karşılaşmayı sonlandırdı.

Saol saol saol.

Bana sonuçları hangi çekirge anlatacak:

-Onun size yaptığını yapmadınız.

-Öfkenize yenilmediniz.

-Örnek olmak için bu karşılaşmayı yaptınız.

-Onu muhatap alarak köylülere gerçeği gösterdiniz.

Hayır çekirge, köylüler bizi seyretmedi, ben onun kendisini görmesini sağladım.....

DUR BE HİDAYET

Hidayet gitti Amerikan NBA takımıyla 55 x 1 x 1000 x ( 10 x 100 ) dolar ( 1.49786 TL ) olarak 5 yıl sözleşme yaptı. Elbette bu paraya kaç villa, kaç reşat, kaç öküz alınır, bunun hesabını yapmayacağız. YapanlaraDA engel olacak değiliz, zaten merakı ve hedefi olanlar bu parayı merakı ve hedeflerine böldüler bile, çoktaaan.

Benim takıntım bazı cahil periler gibi matematikten farklı türevler çıkarmak olmayacak. Matematik müspet ilimdir, hava durumuna göre değişmez, kolonya gibi uçucu değildir. Çekip uzayan ve macunlaşmış bir ilim olsaydı matematik, herkesin matematiği kendine diyebilirdik. Yada bu matematiğe sosyal matematik diyelim. Örneğe binelim: Bir ev hanımı hayatını adadığı erkeğe yaptığı hizmeti gün ve sefer sayısı olarak formüle uygular ve ölürken adamı 228.166.70 şeklinde borçlandırabilir, ama zavallı ahret yolcusu erkek ise, hayat boyu baktığı, şefkat ve güven ile bezediği hanımına, 347.163.30 lira muammen bedelle veda edebilir. Bu durumda aradaki yaklaşık 120.000 lira meleklerce, yaşanmışlığa ve bilinmeyenlere tevzii edilerek mahsuplaştırılır. Kapanış hesaplarına işlenir.

Muhasebeyi bilenler bilir, bir şirket kapanırken bütün hanelerin bir karşı hanesi birbirini götürür. Eşyalar bir pikaba yüklenir ve şirket hiç kurulmamış gibi aslına rücu eder. İster top500 olsun, ister wolsitrite kote.

Cahil perilerin daha fazla aklını karıştırmayalım, zaten karışması mümkün değil, onların tek bildiği şey, kendilerinin daimi alacaklı olduklarıdır. Allah böyle takdir etmiş yaradılışlarını, bu üstün muhasebik anlayışlarından ötürü onlara bir vcud vermemiş, hesaplarını kendilerince açar kapatırlar, ellerinde faturayla devran buyururlar. Ne yerde ne göktedirler.

Hidayete gelelim. Hidayete erelim gibi oldu, ama cahil periler çoktan hidayete de erdiğine göre, biz Hidayete gelelim.

Türüksel reklamına seçilmiş, karaköy iskelesinde kafada kapşonla koşuyor. Para makinesi bir adam, pantolon bankası, üç cehalet perisi kankası, merak etme'nin altını deşiyor. Ve diyor ki, merak etmiyormusun. Cehalet perileride tekrar ediyor, merak ne güzel şey, tersten, güzel şey merak. Tabi reklamdan aldığı para varya hidayetin, tahminen 1500 X 1000 dolar, cehalet perileride kesin itiraz etmiştir, aynen şöyle: Biz düz ve ters iki kere merak şarkısı söyledik, verin bize 1500 X 1000 X 3 peri X2 para. Verseler bile bu parayı inan olun, faturalarımıza yansımıştır, olsun yansısın. Hidayetin garip dansına güldük ya, karşılığını almışız, heyhatt.

Şimdi ben bu matematiğin büyük ihtimalle hiçbir ademin düşünemeyeceği boyutuna ineceğim, işim bu. Pisiko matematik, yani neden Hidayet seçildi, öyleya yüzlerce bilim adam, prof var, cahil perilerin piri Hülya AVŞAR varKEN neden HİDO?

Çünkü bu adam, en merak edilen, aşamaları en çok merak edilen ama tanımlanamayan, başarısı rakamlarla sabit olan vede tartışılmaz, basit bir oyunun bile merak etmekle nerelere yükseleceğinin en flaş ismi. Mesajın neti şu: Merak ederseniz hidayet olusunuz. Neyle? Türüksel 3G zerzevatıyla. Haydi cahil periler, uyumlu telefonlarınızı alın, aboneliğinizi tanımlattırın, ( tanımlattırmış ve almışsınızdır, eminim. )

Modern cahil peri oldunuz. Yok olmadı tam açılımınızı yapalım:

Türüksel 3 geli, hidayete ermiş modern merak etmiş kült cehalet perisi