26 Haziran 2009 Cuma

Su, aş, döşek

Edebiyat yolculuğumda, uzayan kum tepeleri, küçük gözüken devasa yokuşlar arasında bir arkadaş beni kervansarayında ağırlamış, yaz(g)ılarımı beğendiğini söylemiş, yazarak mutlu olduğu şeklinde bir not bırakmış. Sağolsun, şu kavurucu günlerimde bana rüzgar oldu, varolsun.

Ona teknik olarak cevap veremedim ama, eğer tek okuyucusu ben olsaydım, bu küçük notu ile bende yüzmilyon sattığını bilmesini isterim. Teşekkürler sevgili C.S. nerede yaşıyor ve yaşatılıyorsan...

Madem böyle bir teşekkürname aldım, yazabilmenin birkaç ayrıntısını paylaşmak niyetindeyim.

Önce kim olarak yazmak gerektiğine karar vermek, bu şahsiyete bir çizgi belirlemek, ve su gibi olabilmek gerekiyor. Yani su olduktan sonra yolu bulmak kolay ama su gibi olabilmek durumunda en küçük ayrıntıların bile arasından geçebilmek gerekiyor.

Zaman zaman taşmak,
zaman zaman sızmak,
zaman zaman yağmur olup yağmak,
zaman zaman elektriğe kontak yaptırmak,
zaman zaman serinletmek
zaman zaman tarlaları yaşatmak,
zaman zaman eğlendirmek,
zaman zaman her amaca hizmet etmek,
zaman zaman filmlere konu olmak,
zaman zaman gücünü göstermek,

ve zamanında buhar olup gitmek...

mustafamehir@hotmail.com

Dünya Tarihinin Kahramanı MICHAEL JACKSON

Ve dünya süperstarın ışığından mahrum. Kalabalıkların yalnızı Michael, ışıkların ardındaki dramına sonsuza kadar gömüldü ve evren onun eksikliğini hissedecek.

Bugün yaşayan 30 yaş üstü kimse bu adamın yaşamındaki varlığını inkar edemez.

Öyle büyük fırtınalar estirdi, bir dönmemde öyle zirvelere tırmandı ki, onun Nasa ile bağlantısını bile sorgulayanlar oldu. Rakamlar yalan söylemez. Dünya Tarihinin,

En çok satan albümleri
En çok taklit edilen insanı
En çok benimsenen insanı Michael JACKSON'du.

İnsanla ilah arası bir varlıktı, ya öyle sunuluyordu yada öyleydi.

Mahallemizdeydi. Kızları tavlamanın tek esprisi ne kadar Michael olabildiğimizdi.

Amerikan rüyasının baş aktörüydü. Ne yapsa kapışılacak tek insandı.

Popülaritesini yitirmeye başladığında bile, eski eşyalarını satmaya yeltenmedi. Şahsına münhasır derlerya, yaptığı bütün acayiplikler, zirveyi terketmeme inadındandı. Acımasızca, hatta alçakça eleştiriliyordu. Amerikan kültürünü yaymakla görevli ajan olarak bile paramparça edildi.

Öyle bir zirveyi test ettiki, bugün uzay araçları bile bu kadar yükseğe çıkamaz. Ardında yüzlerce imaj yapıcı ile dolaşarak kendini üstün gösterme çabası ile suçlandı. Oysa hiçbir rüzgar ve destek bir adamı bu kadar müstesna yapamaz.

Hiçbir sözümde abartı yok, maykılın buna ihtiyacı da yok.

Yattığın yer huzurla dolsun, müziğin ve hatıran bizle yaşayacak.

Micahel için üç kere

SAĞOL SAĞOL SAĞOL