18 Ocak 2010 Pazartesi

ENTEL YARİM

Benim bir evlilikdışı sevgilim yok, sırf bu yüzden hayal gücüm üstlerde, edebi olarak elbette. Resmiyette ve reelliyette bir hanımım ve bir kızım var, duygularım dahil. Onlarıda şımartacak ve kaybedecek raddede sevme yeteneğimle değil, bir gazetenin hafta arası nüshası ayarında sağlam ve sınırlı coşku ile seviyorum dışavurumsal olarak. The best vay yorumumla.

Şimdi bu gibi sınırlamalarımın doğal neticesi olan beklentilerimin yarattığı hayal sahnesinde, entel ve modern bir sevgili ve mustafa kadrolu bir oyun sahneye koyayım.

Dekor: Kredi kartı, tiyatro biletleri, facebouk paylaşımları, pahallı lokantaların en ucuz menüleri, dostlar ortamında gösterişsel partiler, sabah yapılan kahvaltı dialogları ve çekişmeler, beyoğlu cadde şaraphanesi, galata civarındaki ve cihangir ayarındaki salaş bar entellektüelizmi, sergi yorumları, bazı dergiler, hayatla cıva geçme ve sevişmeme ısrarla.

Aslında bu döktüğüm saçtığımlara fazla itibar etmeyin, geçen pazar ortaköyde biraz daha elityen kızları görünce içimdeki kalite arzusu yansıdı. Giyimiyle, yediğiyle, yaşam tarzı ve elegans alışkanlıklarıyla üstün bir kızla sadece sevgilim olması hayali bu dedimlerim. Hani özentiler varya, hani artı bir içgüdüsü varya, sadece o. Kadınlar hangi kaliteye mensup olursa olsun aslında aynı kadındır. Müzik gibi.

Ben zaten,

kalite aşığı ve mükemmelliyetçi tavrımla her seviyenin üstesinden gelebilirim. Bana seviye gösterin yeter. Hedef gösterin, hedeften ses getireyim. Rekorlar kitabı gibi bir ruha sahip olmak diyebiliriz. Hayatınızın son karelerinden biri olmak bana yetiyor. Bazen manalarımla, bazen manasızlığımla.