Ramazan geldi, şu mustafa, kadın erkek ilişkileri haylazı adam, nede oldu, birden kalemine melek tozu döktü dediğinizi duyar gibiyim. Cevabım basit, bir özünüz birde kanatlarınız vardır. Bazen özünüzle bazen kanatlarınızla uçarsınız. Söylem Teyze ise şu aralar çok didişmek istiyorsa, eski yazıları okusun. Şu an raitingi düşük, ilerde yükselir.
Evet konumuza konumlanalım. Allah yolunda eş olmak mevzuusu. Çok önceki yazılarımda -Bir kadını ne güzel yapar demiştim, ve Erkeğin gözünde ondan olacak çocuğun hem güzel, hem gürbüz hemde düzenli tüketen bir varlık üretebilme kabiliyeti demiştim kısaca. Yoksa bir et'in güzel olması sadece aç olduğumuzda açıklanabilir. İtiraz etmeyin işin temeli bu.
Dolayısıyla seçtiğimiz ve bizi seçen eş, kutsal bir amacın kutsallık kazanmış bir değeridir. Aşkın büyüsü eridiğinde bu kutsallıktan başka amaç kalmıyorsa "boşa gitsin" çözümü, insan olarak çok düşük bir çözümdür. Eğer herşeyi medeniyetle çözeceksek, medeni kanun kitabıyla evlenebilir ve herşeyi tektaraflı yaşayabilirsiniz.
Gelin aşk denilen sabun köpüğünü üfleye üfleye zirvede tutalım ve ona yere düşerek erimesi için kaderine terketmeyelim. Kendi üzerimize toz düşsün ama eşimizin üzerine düşürmeyelim. Allaha verecek cevabı olduğuna inananlar hariç....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder