Ne kadar tazeyse ruhum, o kadar eski günlerim
Ben maziye gömülü ne keten helvalar bilirim
Yazın çatlardı tenim rüzgarın ateşinden
Kışın karlar içinde donardım nefesimden
Bir yada iki kere döndüm soğuk yüzlü ölümden
O günden beri saklı çoğum bütünümden.
Bir adam olarak geldim, adamca gideceğim
Hattı müdafa yoksa, mustafayı müdafa edeceğim.
Şimdi sende gittin, biletin bende halen
Nasıl ettim onu diye gittiğin yerde eğlen.
Elbette rüzgardın sen, fırtına sandın seni
Sen esmeye devam et, rüzgarken unut beni.