9 Aralık 2025 Salı

Sizleri hiç unutamadım, biliyor musunuz?

Hani hasretlik diye bir kavram vardır, anaya, sevgiliye, göçmüş gitmişlere duyulan, ama benim unutamadıklarım "sadece unutamadıklarım" bazında şöyle, şöylece: Fermuarımı hızlıca çekerken pipimin ilk ve son kez sıkışmasını, apandisitim patlamak üzere iken okmeydanı ssk doktorunun gaz sıkışması demesini, babamı kalp krizi geçirirken taksicinin işe gidiyorum insene demesini, sivasta köyde rahmetli mehmet polat amcanın cenazesini bir an önce kılalım, karanlığa kalmasın diyen adaşı mehmet abiyi, ilk ve ölümsüz aşkım esranın bir arkadaşı ile alışverişe gitmeye benden daha çok önem verdiğini duymamı, italya havaalanında bomba ihbarı sebebiyle 8 saat havaalanında sıkışıp kalmamızı, boğaziçi mezuniyet notlarında en dip dereceye sahip kişi olduğumu, apartmanda yöneticilik yaparken anlaştığımız müteahit şirketten rüşvet alacağım dedikodusunu duyduğumu, meltem cumbulun burak kut ile aşk yaşadığını öğrendiğim anı, ortaokulda teşekkür belgesi aldığımı öğrendiğimde arkadaş grubuma karşı duyduğum mahçubiyet duygusunu, 25 kere otopark sebebiyle aracımın çekilmesinin her birini, ibne patronun bana 2 sene üst üste zam yapmamasını, hele hele o götün bütün yöneticilere prim verirken bana verdirmemesi ibneliğini, kadıköyde 20 sene aradan sonra galatasaraya yenilmeyi, beşiktaşın bizi 4 sene üst üste yendiği zamanı, velhasılı bunun gibi 500e yakın hayal yıkımı cinsinden acı hatırayı, sizi hiç unutamadım, biliyor musunuz?