2 Haziran 2016 Perşembe

ŞEYTAN RIDVAN

Her ölümlünün bir kahramanı vardır ahir alemde. Kitaplardan ve masallardan ziyade, gözleriyle gördüğü ve etkilendiği. Benim de Rıdvan ile olan etkileşimimden bahsedersem azıcık, kimseyi meşgul etmem sanırım.

Kahraman demek, mesela kadınların gözünde bir özel erkektir. Onunla zamanın su gibi geçtiği. Bir çocuk için annesidir, sevginin gözlerden pınar pınar aktığı. Bir esir için ise onu kurtaran isimsiz askerdir, zamanın yeniden başladığı. Veya sizin için ne ifade ediyorsa. Odur işte.

Fenerbahçe'nin buram buram ezildiği ve kaybettiği yıllara rastlar Şeytan'ın zuhur edişi. Dinsiz mason Galatasaray, soğuk ve buzlu beşiktaş çeşit çeşit entrika ve delaletler ile başarıya ambargo koymuşlardı. Hatta bizim eve yakın olduğu için tesisleri, yavaş yavaş beşiktaş ile avunmaya başlamıştım. Fenerbahçe neredeyse bir çocuğun terkedilmişliğini simgelemeye başlamıştı. Yüreğimde meçhul bir yerde yaşıyordu, yaşamıyordu.

Ve karanlıkların efendisi şeytan yeryüzüne indi.

Önce galatasarayın hükümranlığını yoketti. Koskoca galatasaray bir iki çalımla ve depar ile çöktü, her sahte peygamber gibi. Sonra şeytan ve arkadaşları, aynen kızıl orduya benzeyen disiplinli ve ruhsuz beşiktaşın kalelerini yerle bir etti. Dünyada Şeytan hüküm sürmeye başladı.

İstediği kadar atıyor ve attırıyordu. Artık bütün dengeler yerle bir olmuştu. Şeytanın dediği oluyordu.

Tek başına maç kazanmaya başladı. İzmirde, eskişehirde, antepte, şeytan bütün derebeylerinin şatosunu yerle bir etmeye başladı.

Bir malatya maçı hatırlıyorum. Bütün takım telaş içinde, Şeytan gitti, 2 defa, bir attı, bir attırdı, tereyağından kıl çekercesine.

Bir galatasaray maçı hatırlıyorum, Şeytan girdi, durdu, tavana çaktı, şuurumun kapandığını hatırlıyorum.

Bir beşiktaş maçını hatırlıyorum, defanstan top çıkartıp, atak başlatırken.

Onlarcası..

Sonra Şeytanın başına kadınlar musallat oldu. Şeytan sallanmaya başladı.
Sonra Şeytanın bacağını deldiler, şeytan ameliyatlık oldu.
Şeytanı şeytanca bitirmeye muktedir oldular.

Ama yinede Şeytanın geridönme ihtimalinden korktuklarını da hatırlıyorum. Adı şeytandı nede olsa.

Şeytanı maalesef şimdiki nesillere anlatmak çok zor, şeytan yaşanır ama anlatılamaz. Şeytan bütün defansif tedbirlere, pisliklere ve gaddarlıklara rağmen, oyuna şeytanca yorumlar getirdi ve kendi senfonisini çaldı. Ufacık, 1.70 lik 67 kiloluk bir adam.

Bugün asla ikinci bir şeytan gelmeyecek. Bunu biliyorum, ve bu bana yetiyor.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder