Ben burada gazlayıp duruyorum ya kadın düşmanlığını, havlayıcı köpek misali. Birde eskiden tanıdığım bir arkadaş vardı, kadınlara olan düşmanlığını icraatlarına yansıtmış biri, şimdiki ıssız adam portresinin ilkel versiyonu. Şimdi onunla hiçbirşey değiliz ve olmadık ama, icraatı külliyesi aklımda kalmış, birde midesi hassas olanlar okumasın, zira onu anlatmak için onun kadar iğrenç harfleri kullanacağım.
İsmi ne olsun, ne olsun, tamam CERHAT.
Cerhat, kuduruk kadın düşmanıydı. Kadın düşkünü ve kadın bağımlısıydı, yada doğru kelime; delik hastasıydı. 2 veya 3. gününde kadınsızlığının mutlaka; kafam rahat değil diyerek, seks peşine düşerdi. Marketçinin karısı, arkadaşlarının ablası veya annesi veya sevgilisi, kerhane kadınları, dönmeler, dönmeyenler, pasif eşcinseller, nişanlanmasına 2 gün kalmış kız arkadaşları, tatilde tanıştıkları, yolda tanıştıkları, veya sokmalık ne varsa portföyüne katardı. Tipi çok çekici mi, hayır, bilge mi hayır, atletik mi hayır, karizmatik mi hayır. Sadece, kadınlara veya içinde kadınlık taşıyan her nesneye çok kolay yaklaşır, samimi ve zararsız delikanlı-çocuk imajıyla kadının dış mukozasını deler ve ilk anda yatak bahsine dalardı. Sırf anlattıkları 100 ama benim tahminim 300 adet gizli kaçamakları oldu Cerhatın.
Cerhat, şayet bir bakireyi ağına düşürmüş ise veya bakire zannettiğini, onunla ters yollara girerdi, korkardı çünkü normal yollardan. Üstüne kalır diye, üstünde kalır diye.
Şimdi bu düşkün adamın reklamı ne diye diyen olursa aranızda? Bu düşkün insana sırf cinsi ihtiyaçlarla kapısını açan ve ihanetlere buyur eden kitle eminim kimsenin ilgi alanına nufüz etmedi. 300 dedim, kimse tınmadı.
Ben kadınlardan boşuna nefret etmedim....
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder